Dr. Google


Bir mikrodalga fırınım var artık. Kendisi oldukça hassas bir cihaz. Pilav koyarsan mesela, yeni pişmiş gibi çıkabiliyor içinden. Ama yumurta haşlamaya kalkarsan, o yumurta bir molotof kokteyline dönüşebliyor.


Dr. Google’a sorarak, detaylı bir araştırma yaptığımda, kullanma kılavuzunu bile okumama gerek kalmadan, nasıl kullanacağımı öğrendim. Hatta bir takım muzur fikirler bile edindim. Misal, Cd koyup mikrodalgayı çalıştırırsam, mavi bir ışık şovu elde edermişim.
Bunu yaparken, bir an durup düşündüm de, ne çok şeyi Google’dan öğrendim meğer. Bunun artık gerçek insanlarla muhakeme etmekten çok da farklı olduğunu düşünmüyorum, çünkü birçok insanın fikrine, deneyimine, bilginin her türlüsüne ulaşmak mümkün.
Şimdiye kadar, film kritikleri, sanal sergiler, hatta okuduğum okul yüzünden yaptığım araştırmalar… Oturduğum yerden her şeyi takip edebiliyordum sahiden. Hani hakikaten de, “dünya’ya açılan pencere”den farksız.
Derken şimdi “Sararmış bir gömlek nasıl beyazlatılır?” diye bile sorabiliyorum. En güzel yönlerinden biri, gecenin bir yarısı kafaya bir şey takıldığında, hani alerji dökersin de tatlı tatlı kaşınır ya aynen onun gibi bir hisle, merak ettiğim bir şey olduğunda, bir oyuncu ismi, bir kitaptaki karakter, başını hatırlayamadığım bir şarkı… bütün bunları anında çözebilmek.


Google gerçekten, özellikle şu son 3 ay çok işime yaradı. Kafama ne takılsa, telefonla açıp sormaktan farksız bir şekilde öğrenebiliyorum. Domestik sorulara da net cevaplar veriyor.Üstelik bazı soruları, gerçek bir insana sorsanız güler. Ama Google bu konuda çok anlayışlı bir arkadaş. “Soğan doğrarken gözlerim yaşarmasın diye ne yapabilirim?” diyorum, kesinlikle üşenmeden cevap veriyor. Bunu bilmediğim için beni ayıplamıyor, hatta benim gibi bilmeyenler olduğunu da gösterip, kendimi iyi hissetmemi sağlıyor. Ukalalık yapmıyor, “ooo ben senin yaşındayken…” gibi triplere girmiyor.

Ne bileyim, bozuk bir elektronik nasıl tamir edilir, hafta sonu ne yapsak acaba, akşama ne pişirsem, selanik örgü nasıl yapılıyordu, gibi sonsuz soru seçeneğim var.

Dahası aynı soruyu 50 defa sorabiliyorum. “Su bazlı boyayla diğerinin farkı neydi kuzum Google?” diye, bilmem kaçıncı kez soruyorum da, yine de bana aptal demiyor. (Heh he evi boyuyoruz da!)


Ayrıca, yanıtlayamadığı soru yok!