hani bahar geldi ya,
biz, cumartesi akşamı, balık yedik ya, galata köprüsünde,
güneşi orda batırdık ve dolunayı orda karşıladık ya,
keyiften çenem ağrıdı ya,
avare adımlarla döndük ya eve,
kapıda karşılayan bir huysuz kedimiz var ya bizim, mırmmıır söylenerek,
bütün bir pazar sabahını o salaş çaycıda, penguen, leman ve bilumum "pazar gazetesi" okuyarak geçirdik ya,
o sigarada çikolata tadı var ya ve manzaraya karşı bi' tane yakmak pek tatlı ya,
kahvaltımıza, seçtiğin leziz peynirler ve püfür esen rüzgar eşlik etti ya,
ben beyaz peyniri ne çok severim hem,
sonra sen, sırf ben erguvanları göreyim diye eve dönüş yolunu uzattın ya,
ben evde ekmek yaptım ya,
mısır çarşısından aldığım, cadı kazanı malzemelerimle uğraştım ya bütün gün,
sen geleceksin diye,
gece moda'da kocaman dondurma aldın ya bana,
seninle uyurken, ayaklarım hiç üşümüyor ya,
...
işte bütün hafta yüzümden düşmeyen gülümseme bu yüzden.